28 AĞUSTOS– 3 EYLÜL 2023 Haftalık Bülteni
Merhaba. DN Kreatif Dijital Reklam Ajansımızın ekiplerince özenle hazırlanan “Dijital Haber Bültenine” hoş geldiniz! 
Her hafta Pazartesi günü yenilenecek olan ve gelişen son dakika dijital dünya haberlerine yer vereceğimiz köşemizdeki bilgileri hem bloğumuzda hem de Youtube kanalımız üzerinden tüketebilirsiniz.
Keyifli okumalar 
Her Pazartesi sabah 10:00 ‘da haftalık sosyal medya gelişmeleri – posta kutunuzda! Gelişmeler için bültene abone olun.
BÜLTEN
PAZARLAMACILARIN NEREDEYSE %90’I SOSYAL MEDYA REKLAMCILIĞI İÇİN FACEBOOK’U SEÇİYOR!
Facebook, sosyal medya dünyasının en eski oyuncularından biri olmasına rağmen, çoğu pazarlamacı için hala bir numaralı tercih. Social Media Examiner anketine göre, Facebook 2023 yılında dünya çapındaki pazarlamacılar arasında en yaygın kullanılan sosyal medya platformuydu ve pazarlamacıların %89’u işlerini tanıtmak için bu ağı kullanıyordu.
Instagram, katılımcılar arasında %80’lik bir payla sosyal medya reklamcılığı için en çok kullanılan ikinci platform oldu. Pazarlamacıların neredeyse %65’i LinkedIn’de tanıtım yapmayı tercih ederek bu platformu en çok kullanılan üçüncü platform haline getirdi. Onu sırasıyla %54 ve %44’lük paylarla YouTube ve Twitter takip ediyor. İstatistikler, katılımcıların yalnızca %26’sının TikTok’u sosyal medya reklamları için en iyi platform olarak adlandırdığını veya lider Facebook’tan üç kat daha az olduğunu gösteriyor.
Anket, pazarlamacıların önümüzdeki yıllarda sosyal medya platformlarını nasıl kullanmayı planladıklarına ilişkin ilginç veriler de ortaya koydu. Pazarlamacıların yaklaşık %53’ü yakın gelecekte Facebook kullanımlarını artıracaklarını belirtirken, yalnızca %5’i Facebook reklamları için ayırdıkları bütçeyi azaltmayı planlıyor. İstatistikler ayrıca, TikTok reklamlarını artırmayı planlayanların %43’üne kıyasla, pazarlamacıların %66’sının Instagram ve YouTube kullanımını artıracağını gösteriyor.
TÜKETİCİLERİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞE ODAKLANMASI PAZARLAMACILARIN MEVCUT BECERİLERİNİ AŞIYOR!
Rapor, tüketicilerin şirketlerin sürdürülebilirlik konusunda daha fazlasını yapmasını beklediğini ortaya koyarken, yetişkinlerin üçte ikisi (%63) markaların ürün ve hizmetlerinin sürdürülebilirliği konusundaki iletişimlerini artırması gerektiğini kabul ediyor. Ancak, şu anda her beş pazarlamacıdan sadece ikisi (%41) şirketlerinin veya müşterilerinin kamuya açık sürdürülebilirlik taahhütleri olduğunu bildirmektedir.
Tüketicilerin daha fazla eylem ve şeffaflık talepleri arttıkça, markaların sürdürülebilirlik çabalarını duyurmaları ve daha da önemlisi verdikleri sözleri yerine getirmeleri her zamankinden daha önemli hale geliyor. Aslında, CIM’in araştırması her üç yetişkinden ikisinin (%63) birçok markanın etik nedenler yerine sadece ticari nedenlerle sürdürülebilirlik konusuna dahil olduğuna inandığını ortaya koyuyor ve tüketicilerin güvenini kazanmak için özgün ve anlamlı pazarlamaya duyulan ihtiyacı vurguluyor.
Rapor, daha genç yaş gruplarının sürdürülebilir pazarlamaya daha açık olduğunu ortaya koyuyor. 18-34 yaş grubundaki her on kişiden altısı (%59), 55 yaş ve üzerindekilerin sadece onda üçünün (%31) aksine, ne kadar sürdürülebilir olduklarının reklamını yapan bir markadan ürün veya hizmet satın alma olasılıklarının daha yüksek olduğunu söylüyor.
MARKA VE AJANSLARIN %81’İ REKLAMCILIĞIN “DAHA MACERACI” OLMASINI İSTİYOR!
Reklam profesyonellerinin beşte dördü (%81) daha maceracı olmaları gerektiğini söylüyor.
Bango’nun hem kurum içi hem de ajans tarafında çalışan 300 ABD ve Birleşik Krallık reklam profesyoneliyle yaptığı anketten elde edilen son verilere göre bu oran %81.
Daha “maceracı” olmaya çalışırken, yöntemlerine yön veren verileri de çeşitlendirmek istiyorlar; %83’ü reklamlarını hedeflemek için yeni veri kaynaklarını aktif olarak araştırdıklarını söylüyor.
Ancak, bu hiç de kolay olmuyor. Yeni teknolojileri deneme ve yeni alanlara girme konusundaki istekliliklerine rağmen, %60’ı internette doğru kitlelere ulaşmanın “hiç bu kadar zor olmadığını” söylüyor.
Bu zorluk, hem azalan tüketici harcamalarından hem de azalan pazarlama bütçelerinden etkilenen dijital reklamcılığın çalkantılı durumuna bağlanabilir. Veri gizliliğine yönelik artan taleplerle birleştiğinde, bu faktörler artık etkili reklam hedeflemesi için önemli engeller oluşturuyor.
